Kullanıcılar, iPhone ve Android arasında seçim yaparken çoğu zaman Apple’ın akıllı telefonlarını tasarım ve performans avantajı nedeniyle tercih ediyor. Ancak iş tamir ve onarım sürecine geldiğinde, beklenmedik zorluklarla karşılaşmak mümkün.
Bir telefon seçerken sadece teknik özellikler ve dış görünüş değil, aynı zamanda tamir kolaylığı da göz önünde bulundurulmalı. Slashgear.com verilerine göre iPhone modelleri genellikle orta seviyede bir tamir zorluğu sunuyor. Ne en kolay ne de en zor. Fakat iPhone 14, özellikle Pro versiyonu, yazılımsal kısıtlamalar nedeniyle ciddi sorunlar yaratıyor.
Apple’ın uyguladığı “eşleştirilmiş bileşen” sistemi yeni parçaların şirket sunucularına kaydedilmesini zorunlu kılıyor. Bu nedenle orijinal batarya, ekran veya kamera bile değiştirilse cihaz “onarım mümkün değil” uyarısı verebiliyor. Bu durum iPhone 14’ü Apple’ın en az tamir edilebilen telefonlarından biri haline getirdi. iFixit derecelendirmesinde yalnızca 10 üzerinden 4 puan alabildi.
Buna karşın yeni nesil iPhone 15 ve iPhone 16 modelleri daha kolay tamir edilebiliyor. Bu cihazlar 7 puan alarak öne çıktı. Çünkü tasarımları sayesinde ekran onarımı, cihazın arka kısmına erişimden ayrı yapılabiliyor. Ayrıca vidalı ve mandallı sistemleri sayesinde montaj süreci oldukça kolaylaşıyor.
Uzmanlara göre gerçekten tamir edilebilir telefon, kolayca açılıp onarılıp tekrar kapatılabilen cihazdır. Apple her ne kadar self servis onarım programı sunsa da, parçaların seri numara ile cihaza özel tanımlanması, yüksek maliyetli ekipmanlar ve karmaşık süreçler nedeniyle çoğu kullanıcı bu işlemleri kendi başına yapamıyor.